5 Eylül 2014 Cuma

BU TOPRAĞIN SANCAKTARLARI-V

17.yüzyıl Osmanlı Devleti için parçalanışın, dağılışın ve çöküşün başlangıcıydı. Her alanda artık devlet halkına yetememeye, batıda başlayan yenilik hareketlerine yetişememeye başlamıştı. Devrin vezirleri deyim yerindeyse kendi çorbasına bakmaya başlamış, padişahlar ise tecrübesiz oldukları ve yanlarına aynı düşünceden vezir bulamadıkları için tutunamamıştır. Hal böyle olunca da küffar durumu fırsat bilmiş ve devletin yaralarına iyice yüklenmiştir.
17.yüzyılın yenilikçi ilk padişahı Sultan II. Osman yani ‘Genç Osman’ dır. Bu lakap ona henüz 12-13 yaşında padişah olduğu ve 18 yaşında vefat ettiği için verilmiştir. Dediğimiz gibi II. Osman devletin ilk ıslahatçılarından sayılır. Ordudaki ve yönetimdeki eksiklikleri ve yanlışlıkları görmüş ve müdahale etmek istemiştir lakin destekçi bulamamıştır. Ve kendi askerleri tarafından acımasızca boğulmuştur.
Genç Osman 3 Kasım 1604 de İstanbul’da sarayda doğmuştur. Sultan Ahmed’in oğludur, babası öldüğünde geleneklere göre onun tahta çıkması gerekirken bu konuda kaideler değiştirilmiş, Sultan Ahmed Han kardeş katli yasasını kaldırmıştır. Şehzadeler artık sarayda yetişecek ve kafes denilen yerlerde belki bir ömürlerini geçireceklerdi. Böylece şehzadeler arasında taht kavgası bir süre olsun engellenmiştir ancak bu sefer de tahta çıkacak şehzadelerin akıl sağlıklarında sorunlar ortaya çıkmış, 50 yıl kafeste yaşayan şehzade kılıç kuşanma töreni için kafesten çıkarılırken öldürülmeye gideceği korkusunu yaşamıştır. Nitekim Sultan Ahmed’in kardeşi Mustafa da akıl sağlığı yerinde olmayan şehzadelerdendi. Abisi ölünce tahta gelenek dışı olarak geçti ve tahtta 3 ay gibi kısa bir süre kaldı. 3 ay sonunda tahttan indirilerek yerine II. Osman tahta geçti. Genç Osman atikti, tez canlı ve yenilikçilikten yanaydı. Bu yüzden kısa sürede yeniçeri ağaları ve devlet erkânından bazıları bu durumdan homurdanmaya başladı.
Genç Osman annesi tarafından iyi bir tahsil gördü. Birçok ecnebi ve doğu lehçesini öğrenerek tercümeler bile yapmıştır. Büyük atası Yavuz Sultan Selim Han gibi saray dışından evlenerek geleneklerde değişikliğe gitti zira Fatih dönemine kadar saray dışından evlilik yapılırdı ancak Sultan Selim’den sonra bu gelenek unutulmuş idi.
Genç Osman tahta çıktığı sırada Osmanlı İran ile savaştaydı. Genç Osman durumu analiz ederek yapılacak barışın devlet menfaatine uygun olduğunu gördü ve kısa süre sonra barış sağlandı. Genç padişah yönünü batıya çevirmişti artık ve dedeleri gibi şanlı bir sefer için hazırlığa başladı.
Bir süre sonra Osmanlı-Lehistan arasında husumet çıktı ve iki devletin arası açıldı. Genç Osman sefer kararı aldı ve ordu Hotin Kalesine doğru yola çıktı. Sultan da arkalarından yola çıktı.
Avusturya da Lehlere destek vererek güçlü ve yeni bir ordu oluşturmaya çalıştılar. İki ordu Hotin’de karşı karşıya geldi. Yeniçeriler kaleyi kuşatmaya başlasa da kendilerini savaşmaya vermedikleri ve isteksiz oldukları için savaş ve kuşatma kesin bir sonuca ulaşamadı. İki taraf anlaştı ve sefer sona erdi.
Sefer sonunda genç padişah ordunun isteksizliğini görmüş ve bunun nedenlerini araştırmaya başlamıştı. Paralarının az geldiğini düşünerek hesapları kontrol etti lakin eksik değil fazlalık olduğunu gördü. Kıdemli yeniçeriler şehid olan askerlerin paralarını kendi defterlerine aktarmışlar böylece haksız yoldan para kazanmışlardı. Sonunda askerlere ödenen ek maaşları kesti, böylece askerlerin ona olan homurdanmalarını arttırdı ve askerler artık bu genç padişahı istememeye başladı.
Bunun üzerine yapılmaya çalışılan yenilik hareketleri de askeri ve yönetimi rahatsız etmişti. Sultan artık yeni ve modern bir ordu kurmanın zamanı olduğunu anladı ve Anadolu’ya asker toplamaya gitmek istedi. Bunun için de Lübnan’da çıkan bir isyanı bahane etmek istedi lakin devlet büyükleri küçük bir isyan için padişahın gitmesine gerek yok diyerek engel oldu. Padişah bu seferde hacca gitmek istediğini söyledi lakin buna da karşı çıkıldı. Şeyhülislam ve vezirler caydırmaya çalışsa da padişah kararlılığını belli eder ve hac hazırlıkları başlar. Şu da bir gerçektir ki o zamana kadar hiçbir padişah hacca gitmemiştir.
Hazırlıklar yapılırken sinsice plan yapan yeniçeri ağaları padişahı ortadan kaldırmak için harekete geçer. İsyan başlatıp saraya girerler birçok devlet adamını kılıçtan geçirirler. En son padişah kalır onu da alıp Yedikule zindanlarına götürürler. Padişah ağaları caydırmaya çalışsa da başaramaz yeniçeriler padişahın boynuna kement atar. Padişah kementten kurtulur bir kement daha atarlar ondan da kurtulur en son hepsi birden padişahın üstüne atlar ve genç bahtsız padişahı oracıkta boğar öldürürler.
Genç Osman aklındaki yenilikleri belki yürürlüğe koyabilseydi devlet yapılanması yeniden düzene girebilirdi lakin devlet bir süre daha çöküşe devam eder. Sultanın vefatıyla Anadolu’da Celali isyanları yeniden başlar, ülke tekrar karışır. Tahta da 4 yıl önce indirilen Sultan Mustafa geçer. 1 yıl sonra yeniden tahtan indirilir ve yerine Sultan IV. Murad tahta geçer. Devletin yeniden rahatlayacağı ve refahı bulacağı yıllar Sultan Murad’ın yönetimi eline aldığı yıllar olacaktır. Allah hepsinden razı olsun.
Cihan padişahlarını anlatmaya devam edeceğiz esen kalın…


Recep Gürler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder